Yaygın ayak sorunu nasır nasıl geçer?

Ayak cildinde gelişen ve belirli bir seyre sahip olduğunda şiddetli ağrıların da belirti verdiği nasır sorunu her yaşta gözlenebilen bir durumdur. Peki nasır nasıl geçer?

Nasır nedir?

Nasır başta ayak cildi üzerinde olmak üzere vücudun baskı ve sürtünmeye maruz kalmasıyla oluşan hiperkeratoz doku bütünlüğüdür. Başta hafif kalınlaşma ve renk değişimleri gibi temel belirtilerle seyir gösteren bu durum baskı ve sürtünmenin devamlılığıyla ileri bir hal alarak ağrılı olabilir. Bilinenin aksine nasır bulaşıcı değildir.

Nasırın bulunduğu ya da geliştiği bölgeye göre farklı türleri vardır. Temelde bu türler “Corn (köklü nasır)” ve “Callus (derinliği olmayan nasır)” şeklinde tanımlandırılmaktadır. Çoğu zaman ağrı şikayeti yaratan nasır türü corn’dur.

Nasır’ın belirtileri

Nasırın gelişimindeki başlangıç belirtileri cilt üzerinde gözlenir. İlk seyrinde kızarıklık, şişlik ve hafif ağrılar gözlemlenir. İlerleyen süreçte cilt üzerinde oluşan kızarıklıklar yerini kalınlaşmaya başlayan ve sarımtırak cilt tabakalarına bırakır. Son süreçte daha da ilerleyen nasır sorunu ileri bir kalınlaşma ile cilt altını da baskılayarak ağrılı bir hal alır. Özellikle diyabetli bireylerde nasır sorunu yara ve ülserasyonlara kolaylıkla ulaşabilir. Nadir de olsa bazı nasırların bulunduğu bölgede enfeksiyona neden olduğu da gözlenmektedir. Bu durumu genelde evde yapılan yanlış girişimler tetiklemektedir. Bkz: Nasır’daki yanlış uygulamalar.

Nasır’ın nedenleri

Nasıra neden olan başlıca faktörler cilt üzerinde oluşan baskı ve sürtünmedir. Bu faktörler ayakta yanlış ayakkabı kullanımı, kemik deformasyonları, yürüme bozuklukları, yoğun tempo, obezite, travma gibi durumların sonrasında gelişir. Bunların yanı sıra ideal ayak bakımının eksikliği de nasır sorununa zemin hazırlayabilir. Bkz: Evde ideal ayak bakımı nasıl uygulanır?

Ayak cildinin nasıra ya da nasırlaşmaya karşı direnç göstermesi için doğru oranda nemli olması gerekir. Bazı bilinen kronik rahatsızlıklar (diyabet, dolaşım rahatsızlıkları, sedef gibi) ayak cildinde kuruluğa zemin hazırlar ve bu kuruluk ayağın nasırlaşma konusunda sorun yaşamasında etki gösterir.

Nasır nasıl geçer?

Nasırın iyileşme sürecinin iyi bir şekilde planlanması gerekir. Bu plan nasırın yerleştiği bölge, yayılımı ve derinliği baz alınarak şekillenir. İleri bir hal almış ve ağrılı nasırların süreci evde yapılan girişimlerle kontrol altına alınamayabilir.

Nasır’a evdeki girişimler

Ev koşullarında nasır oluşumunu önlemenin başlıca adımları bulunmaktadır. Bunlar:

• İdeal ayak bakımının düzenli olarak uygulanması
• Doğru ayakkabı seçimlerine dikkat edilmesi
• Olası kemik deformasyonlarına karşı önerilen aparat desteklerinin kullanılması
• Cilde düzenli nemlendirici desteği sağlanması

Eğer nasır sorunu başlangıç düzeyinden öte bir hal alarak ağrılı bir noktaya ulaşmışsa yukarıdakilere ek olarak ev koşullarında şu adımlar denenebilir:

• Doğru şekilde ölçülendirilmiş nasır bandı kullanımı
• Nasır odaklı özel krem desteği alınması (örneğin salisilik asit)
• Ağrı giderici ortezlerin kullanımı

Ev koşullarında nasır sorununa ponza taşı da dahil olmak üzere kesici aletlere müdahale etmek risklidir. Önerilmez.

Nasır’a uzman girişimler

Çoğu zaman ileri bir hal alan nasırlarda ev koşullarındaki girişimler net çözümler sunmayabilir. Gecikilmiş bu durumlarda bir podolog desteği önemlidir. Podolog kontrolünde uygulanan nasır işlemleri problemin ağrısız ve etkili şekilde ortadan kaldırılmasını sağlar. Günlük konforu bozmaz, ayakkabı ve çorap kullanımına engel bir durum oluşturmaz. Çoğu zaman yapılan işlemlerin sonrasında nasırın türüne göre yine podolog tarafından önerilen krem, losyon ve sprey destekleri önerilebilir. Bkz: Nasır Bakımı.

Nasır’daki yanlış uygulamalar

Nasırın gelişimi zamanla ağrılı bir hal aldığından halk arasında uzman kontrolündeki çözüm arayışları çoğu zaman ilk tercih değildir. Bu aslında sürecin daha kısa ve daha az maliyette çözülmesinin önüne geçen bir faktördür. Nasırın bu seyrine yönelik yapılan ilk girişimler birçok durumda ev koşullarında ve kulak duyma bilgilerle sağlanmaktadır. Bu girişimleri örneklendirecek olursak:

• “Beklersem geçer.”
  Hayır. Nasır sorununu temel alan faktörler tekrarlandıkça nasır sorunu geçmeyebilir. Dolayısıyla neden olan durumun da aynı zamanda giderilmesi, ortadan kaldırılması gerekir.
• “Nasırı büyümemesi için yolmalıyım/koparmalıyım/kesmeliyim.”
  Kesinlikle hayır. Nasır hali hazırda canlı dokulara tutunduğundan koparılması, kesilmesi risklidir. Bu durum çoğu zaman yaralanmaya ve buna bağlı enfekte dokuların gelişmesine neden olur. Aynı zamanda iyileşme sürecini de güç kılar.
• “Kökünü alırsam nasır geçer.”
  Her nasır köklü olmayabilir. Olsa bile nasır geçmesi sadece kökünün de temizlenmesiyle sınırlı değildir. Nasır sorunun arınması için off-loading mantığıyla hareket edilmelidir. Bkz: Off-Loading.
• “Nasırı yumuşatmak için ilkel terapiler kullanmalıyım.”
  Bunlar genelde özel karışım losyonlar, kalite kontrolü yapılmamış peelingler ya da nasıra doğrudan etki göstermeyen jeller (VapoRub, bilinen adıyla “Viks”) şeklinde tanımlandırılır. Nasır dokusunda bilimsel etkileri kanıtlanmamıştır. Olası risklere karşı kullanımları önerilmez.
• “Nasırı sarıp kapatmalıyım, başkasına bulaştırmamalıyım.”
  Nasır bulaşıcı değildir. Neden olan faktörün devam etmesi halinde sadece bulunduğu bölgede büyüyebilir, gelişebilir. Nasır tabakasının kapatılması, sarılması nasırın çözümü konusunda geçerli bir etkinliğe sahip değildir.
• “Açık ayakkabılar giyersem nasırım kaybolur.”
  Temelde ayakkabıdan kaynaklı baskıları önlemek hedefiyle mantıklı olan bu yaklaşım nasır dokusu gerçekleştikten sonra nasırın iyileşmesini sağlamayabilir. Çoğu zaman ağrının oluşmaması ya da nasırın ileri bir hal almaması konusunda işe yaradığı bilinmektedir.
• “Nasıra sirke/kül/domates sürersem kökü düşer.”
  Nasırınızı MasterChef jürilerine sunmayacaksanız bunların hiçbirine gerek yoktur.